Geçmişi bilmek isteyen bugünkü şartlara, geleceği görmek isteyen bugün yaptıklarına baksın.
Dünya’da ve Türkiye de içinden geçmekte olduğumuz çok hızlı bir değişim yaşamaktayız. Bu gün tartışırken bazı şeyleri eskiden nasıldı şimdi nasıl diye kıyaslayarak hiçbir şey elde edemeyiz. Eski dediğimiz zaman o eskilerin içine farklı farklı birçok eski dönemler girebiliyor. Hafızamız zayıf olabilir olayların tamamını hatırlayamayabiliriz, hele hele kötü hatırlar bizlere çok uzak gibi gelebilir.
07 Mayis 2015 18:50:00
Dünya’da ve Türkiye de içinden geçmekte olduğumuz çok hızlı bir değişim yaşamaktayız. Bu gün tartışırken bazı şeyleri eskiden nasıldı şimdi nasıl diye kıyaslayarak hiçbir şey elde edemeyiz. Eski dediğimiz zaman o eskilerin içine farklı farklı birçok eski dönemler girebiliyor. Hafızamız zayıf olabilir olayların tamamını hatırlayamayabiliriz, hele hele kötü hatırlar bizlere çok uzak gibi gelebilir.
Ülkemizde öyle bir hukuk sistemi olmalı ki, topluma ideal bir norm sunulduğunda hiçbir gücün, bu normlara uymayanlara ikinci sınıf muamelesi gösterilmeyeceği bir hukuk sistemi olmalı. Herkese ve her kimliğe eşit erişim hakkı tanınmalı.
Hepimiz doğuştan gelen, yaşadığımız yerin etnik ve kültürel özelliklerini taşıyan bir kimliğe sahibiz. İdeal norm bu kimliğimizi muhafaza edebilmektir.
Hepimizin idealleri farklıdır, tek bir kişinin idealleri peşine hiç kimse takılıp gitmez. Yeni Türkiye denilen de bence bu olmalı. Etnik ve kültürel kimliği ne olursa olsun herkese, her şeye eşit erişim hakkı tanınmalı. Sağcısı-solcusu, dindarı-dindar olmayanı, Alevisi-Sünnisi, Milliyetçisi-liberali, Başörtülüsü-Başörtüsüzü vs. diyerek insanlar birbirinden ayrıştırılmamalı, ötekileştirilmemeli, hepimiz eşit haklara sahip olmalıyız.
Hiç kimse, kimliğini oluşturan nedenler yüzünden sürekli kendini ifade etmek zorunda bırakılmamalı. Bir arada yaşayan bütün kimliklerin kendisini açıkça ifade edeceği, kaygı duymadan demokratik bir düzende yaşayacağı imkanlara sahip olmalı.
Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne kadar en iyi, en mükemmel en ideal bir hayat tarzına sahip olduklarını düşünenler, her geçen gün daha başka, daha farklı, daha mükemmel, daha iyi bir hayat tarzını yakalamaya çalışırlar. Bu değişimleri kabullenmek zaman alabilir, hatta insanlar zorlanabilir ama her ne kadar meşakkatli olsa da sonuçta farklılıkların eşitliği kabul edilir.
Yeter ki savaşlar, düşmanlıklar, kötülükler olmasın. Herkes birbirinin hayatına saygı göstersin. Büyük bir sabırla, özveriyle kutuplaşmanın, uç noktalara kaymanın önüne geçip, herkesin ortak ve doğal demokratik haklara sahip olduğunu benimseyelim.
Haber : damar67
ETİKETLER : Yazdır
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor