Yaşam doğumla başlar, ölümle sonlanır. Bu tüm canlılar içindir. İlkten sona kadar olan süreç hayatı olur canlının. Acı, hüzün vardır. Umut, mutluluk vardır yaşamda.

Olumluluk olumsuzlukla, çirkin güzelle, acı tatlı ile kardeş gibidir.Anılar süsler geride kalan zamanı.İz bırakanların yeri ayrı tutularak.

Gün, ay, yıl olarak ölçülen zaman bazen kendi kavramını aşıverir. Gün sene olur, bazen yıllar saniye.

Damar Gazetesi 24 Koca yılı tamamladı.

Doğum sancıları çekildiği günlere gittim.Birden yazılamayanları yazan, hiçbir kurum ve siyasi partiyle göbek bağı olmayan, yılmadan mücadele eden bir Gazete için yola çıktık. DAMAR Dostlarıyla birlikte. Ben bunu kısaca özetlemiş DAMAR “Sokağın Sesi” Olacak demiştim.

27 Nisan 2024’de, 24 Yıllık yayın hayatını geride bırakan Gazetemiz ilk sayısından bugüne  kadar çizdiği yayın politikasından hiç taviz vermeden, boyun eğmeden bu mutlu gününü kutluyorsa bunda en büyük etken sizlersiniz.

Sokağın sesi olduk. Onlar konuştu biz yazdık. Çoğu kez. Hem konuştular hem yazdılar. Bazen simitçi oldular, bazen ayakkabımızı boyattığımız esmer çocuk.Seslerini duyuramayan sessiz çoğunluğun haykırışlarını konu ettik.Kamudan yana olduk.Nerede çalma çırpma var, herkes duysun istedik.Meydanı boş bulup, atıp tutanlara meydanı teslim etmedik. Önümüze set çekenler oldu.

Yılmadık, korkmadık.

Korkmadık çünkü, gücümüzü sizden aldık.Onlar ürktü. Çünkü yine karşılarında sizler olacaktınız.

İlk gün ki! Heyecana eklenen sorumlulukla yoluna devam eden, DAMAR Gazetesini canlı kılan zinciri giderek artıyor ve bu bazılarını rahatsız ediyorsa, demek ki! Biz doğru yoldayız.

Devam o zaman…

Gazetemizin 24.’ncü yayın hayatını geride bıraktığı bu günlerde bizlere destek veren tüm kuruluş ve kişilere, emeği geçen herkese teşekkür eder, şükran ve saygılarımı sunar.