Ben mi kimim? Peki ya sen kimsin?
08 Nisan 2015 12:03:00
Herkes insan olmanın sancısını çekecek. Yok, öyle aydan beri gelip Dünya’dakini hiçe sayma… Yaşam denilen maratonda elbet düşeceğiz bazen. Bu yaşam yükünü son nefese kadar çekeceğiz. Öyleyse nedendir durgun suyu bulandırma gayreti. Öyleyse nedendir ekmeği, emeği paylaşamama.
Hak edene hak ettiği ya verilir ya verilmez. Bazen cevap bile verilmez ukalaya. Çoğumuz çekeriz sineye de haksızlığa ‘çıt’ çıkarmayız. Ama böyle gitmez diyor herkes, diyor da gene de genelde böyle gidiyor… Aksaya aksaya nereye kadar gidebiliriz ki oysa…
Hayatın normları var! Kırmızı ışık yandığında duracaksın! Yaratıcının koyduğu harama- helale de uyacaksın ki o yaşantını düzenlemiş insan olarak kalacaksın çıkmayacaksın o çizgiden. Amma tövbe edeceksin amma yaptığın hatadan ders çıkaracaksın. Bir kere yapsan amenna da sürekli tekrarlamayacaksın hatayı/ günahı… İşte bunun sancısını çekmeyen insanlar hayattan ne anlar!
İşte şimdi gelmeliyim ben kimim sorusuna? Ben herkesçe malum… Beni yani seni herkes tanıyor! İyi ya da kötü diye hemen kanaat sahibi oluveriyorlar. Bu soruyu kendine sorduğun zaman kalbin ne diyor hele sen bana onu de. Sonra istediğin hayatı istediğin gibi yaşamaya devam et…
Sen kimsin! Yol var biteceğini bildiğimiz. Öyleyse insan olabilmenin kavgasını yapalım! Hayatımızı güzelliklerle şekillendirelim… DÜNYA’NIN dünya kadar derdi var… Haydi, bir avuçta olsa mutluluk ekelim en başta kendimiz için bu dünya topraklarına… Yarın güne bugünden farklı başla. Geç değil hiçbir şey için… Sen bugünün de yarının da mimarısın…
Ben mi kimim? Kendi çizgisinde yaşamaya çalışan biriyim sadece…
Kırmızı çizgilerimizin üzerine de kırmızı çizgiler çekmenin zamanı mı geldi acaba, geldi de geçiyor belki de… Yeni anayasayı unutun! Anayasa en eskisiyle bile daha yirmi yıl gider. İnsana saygı varsa yasalar, yasamalar o zaman güzel. Yoksa insana saygı kelimeler de yasalar da ne işe yarar…
Milletvekili olayım derken bile kaç takla atıyor aday adaylarımız! Elbet sıralamaya girerlerse değil mi bugünlerin hesabını soracaklar! Oysa vekili seçecek halk ‘kendisi’ benim adayım şu diyemiyor! O yüzden iş yapacak değil kavga- gürültü- patırtı eksik olmuyor. Başka ne diyebilirim. Bu günde gündem üzere yazdıklarım bu kadar.
Ben çağ atlamış yazarlar görmek istiyorum! Yazdıkları ile yaralara merhem olan. Ben ise çağa pek söz geçiremeyen bir yazarım işte! Sen belki yarın değiştirebilirsin her şeyi, hiç bir şey bugün umurunda olmasa bile!